Yediğimizi, içtiğimizi, giydiğimizi köşelerine malzeme yapanlar,
Dün de yazdığımızı çarpıttılar.
Leylek, çiftçinin havalanması için döndürdüğü toprağın sürülmesi sırasında açığa çıkan böcekleri yemek için peşinden gidermiş!..
Ben olmasam adamlar köşelerinde açlıktan ölecek.
Daha düne kadar yerden yere vurdukları Büyükşehir eski Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın yeni kıymetlileri ve dahi Gülen örgütü deyince heyecan yapanlar birkaç gün önceki haberimi kendilerince yorumlamışlar.
Ciddiye dahi almıyorum…
Antalya Ekspres yine bir gazetecilik yapmış. Ve benim imzamla hem de tam gününde, yani cemaat örgütünün Antalya imamının deşifre olduğu gün ulaştığı bir fotoğrafla bombayı patlatmıştır.
Ne yazık ki , haberin başlığını bile okumayı beceremeyenler bir de yorumlama gafletine düşmüştür.
Kuş beyinliler için tekrar yazıyorum;
‘’Masadaki cemaatin imamı çıktı!...’ başlığıyla çıkan haberim bu başlığın üzerine kurgulanmıştır.
Elimdeki fotoğrafta da yalnız başkan Mustafa Akaydın ve Cemaatin Antalya imamı olarak deşifre olan Av. Tarık Şen vardır.
Ve hedef Mustafa Akaydın değildir. Öncelikle masadaki adamın ‘Cemaatin imamı’ çıkmasıdır.
Eldeki bilgiler aktarılarak yorum okuyucuya bırakılmıştır.
Sağında solunda başkaları da varmış!
Ben bilmem. Benim elimdeki fotoğrafta yoktu. Onlarınkinde varmış.
Bak! Körfez gazetesi benim kaldırdığım tozun, toprağın, çamurun içinden başka resimlerde çıkarttı!...
Demek ki biraz araştırmacı gazetecilik yapılınca başka başka malzemelere dahi ulaşılıyormuş.
Adamlar resmi iyice okumuşlar, hatta biz de bir dönem bir iki satır yazı yazan Genel Sekreter Mehmet Aktekin’i bile bulup çıkartmışlar!...
Eksik yapıyorlar araştırmalarını. Ben cemaatin eğitim takımıyla Endenozya ve Singapur gezisine de gittim.
Hatta;
30 mart yerel seçimlerinden önce Antalya Ekspres’i Akaydının gazetesi ve gazetecileri diye ağzını sallayanlara bir şey söyleyeyim;
Yerel seçimlerden bir ay önce Mustafa Akaydın’ın Pensilvanya’da Fehullah Gülen’in yanından çıkarken görüldüğünü iddia eden ve bunu yazan gazeteci benim.
ATSO Meclis Başkan İzzet Bayar’ın kayınpederi Nevzat Ayvacı’nın görgü tanıklığını kaleme alan benim.
Peki! Ertesi günü yine benim haberimin peşinden koşan kim?
Aynı beyin!...
….
Demek ki ben Mustafa Akaydın’ı yerel seçimlerin en kritik gününde de cemaatle yakınlaşmasını yazmışım bugün de…
Ve yine ben şunları yazmışım;
‘…….İktidar umutlarını ayakkabı kutuları ile ses kayıtlarından çıkacak bir tezgaha bağlayanlar,
Mustafa Kemal ‘in redettiği din istismarcıları, cemaatlerle işbirliği yaparak zafer kazanmak isteyenler,
CHP’nin devrimci ruhunu Pensilvanya rüzgarı ile darmadağın edip, partilisinin inançlarını yerle bir edenler,
Kendi halkının, örgütünün, tabanının aklı ile dalga geçip partisine cemaati bulaştıranlar,
Bu ülkede yıllardır tartışılan kara bir örgütle el ele tutuşup iktidara yürümeye çalışanlar,
Seçmenine hesap vermeden ‘bayraklarını toplamayacaklar’…!....’07-04-2014
…..
Fotoğrafın bütünü ortaya çıkmıştır.
Şimdi bu masumane bir akşam yemeğinde Antalya protokolünün bir araya gelmesidir.
Peki! Başka fotoğraf yokmudur?
!!!!!!!!!!!
Eğer bir gün çıkarsa gözünüze sokarım!
Son yerel seçimlerde CHP’nin Büyükşehir Meclis üyeleri nasıl ve ne şekilde belirlenmiştir?
Bu seçimlerde cemaatle işbirliği yapan CHP’ye Pensilvanya’dan şunu birinci sıraya aday yapacaksınız diye telgraf mı çekmişlerdir?
Yoksa başkan Akaydın’a birisi ‘Kart hamili yakinimdir’ diye Pensilvanya’dan kartvizit mi getirmiştir?
Yoksa iddia edildiği gibi Paralel Devlet Yapılanması, Cemaat örgütünün Antalya imamı diye biri varsa o mu gelip adayını söylemiş, seçim stratejilerini konuşmuştur?
Belki de biz bir rüya görüyoruz. Bunları da uyduruyoruz….
Yemezler!
Gizli gizli sevişenler aşikar doğurur.
Bu her haliyle mide bulandıran çirkin birlikteliğin ayrıntıları en sonunda gün yüzüne çıkacaktır.
Ve CHP’nin o günkü Antalya kurmayları bunun hesabını bu halka verecektir…