Değerlerli Dostlar,
Bugün konumuz kişisel gelişim. Kişisel gelişimin tanımı için;farkındalığımızı, bilgimizi ve becerilerimizi genişleterek ve tümpotansiyelimize ulaşarak, hayatımızda gerçek mutluluğudeneyimleyebilmek diyebiliriz. Ve bununla birlikte kişiselgelişim sürecinde ulaşılacak belli kilometre taşları olduğunu vebunlarla mücadele etmeden kişisel büyümenin mümkünolmayacağını da söyleyebiliriz. Gelin bu kilometre taşlarını tektek inceleyelim.
FARKINDALIK
Nasıl düşündüğünüz ve nasıl hissettiğiniz konusundakifarkındalıktan bahsediyorum. Örneğin; çok stresli bir yapınız var ama bunun tamamen işinizden dolayı olduğunu ve iş değiştirincestresinizin ortadan kalkacağını düşünüyorsunuz. Aslında işdeğiştirseniz bile stress belli bir süre sonra geri dönecektir. Çünkü stress, düşüncelerimizden kaynaklanan bir duygudur. Farkındalığımızı uyandırabilmek için öncelikle düşüncelerimizinduygularımıza etki ettiğini ve zihnimizde neler olduğunu, kendimize nasıl koçluk yapabileceğimizi biliyor olmamız lazım.
KOÇLUK
Kendimize koçluk yapmayı şöyle örnekliyeyim; 2-3 ay evinizitemizlemezseniz, evi toparlamanız ve tekrar temiz hale getirmeniz sanırım bir haftayı bulabilir, değil mi? Dolayısıylaevlerimizi düzenli olarak temizlememiz bu karmaşanın önünegeçer. Aynı şey zihinlerimiz içinde geçerlidir. Haftanın bir kaçgünü kendimize vakit ayırarak, yaşadığımız olumlu ya da olumsuz olaylarla ilgili ne hissetiğimizi, ne düşündüğümüzü, buolayların neden başımıza gelmiş olabileceği soruları ilederinleşerek, bir nevi kendimize koçluk yapabilmektenbahsediyorum.
HAYAL KURMAK
Maalesef hayal kurmayı sevmeyen ve hatta hayalleri olmayanbir toplumda yaşıyoruz. Bir çoğumuzun önümüzdeki bir yıllıkya da beş yıllık hedeflerinin belli olmadığını düşünüyorum. Örneğin 1 yıl içinde 10 kilo mu vermek istiyorsun? Kredi kart borçlarını mı kapatmayı hedefliyorsun? Ya da o çok sevdiğinarabayı almak için para biriktirmeyi mi planlıyorsun? Öncehedeflerimizi belirlemeli sonra bu hedeflere ulaşmak için var gücümüzle çaba göstermeliyiz. Ancak bu hedeflere ulaşmada enbüyük anahtar, hayal kurmalıyız! Hayalini kurmadığımız hiç birşeyin gerçeğini yaşayamayız. Ulaşılabilinir hayaller yanındaayrıca ulaşılması zor, çok büyük hayallerimizde olmalı. Olmayacak hayali kurmam diyenlere tek bir sorum var: Yaolursa?
DUYGULARA İZİN VERMEK
Kendimden bir örnek vererek anlatayım. Örneğin ben boşandığımda çok büyük bir yıkım yaşadığımı, bu boşanmanınhayatımı alt üst ettiğini düşünmüştüm. Çok kızgındım! Çoköfkeliydim! Halbuki o anda yaşadığım asıl duygu acı ve hayalkırıklığıydı. Ben duygularıma sahip çıkıp, sukunetle yaşamakyerine, onları red etmiştim. Aslında red ederek daha fazla acıçekmiştim. Acı kaçınılmazdır. Hepimiz duygusal acıyaşayabiliriz ancak acı çekmek isteğe bağlıdır. Acı çekmek ise, acımızın üstüne, doğru olmayan tüm düşünceleri eklediğimizzaman ortaya çıkar.
SORUMLULUK ALMAK
Yakın bir arkadaşım ev içinde yaşadığı her bir huzursuzluk içinfarklı bir aile üyesini sorumlu tutuyordu ve bununla ilgili ne yapacağını bilmiyordu. Arzu ettiğiniz mutlu ve huzurlu ortamanasıl kavuşacağınızı bilmiyorsanız, huzursuzluk ve mutsuzluklarhayatınızda katlanarak gelebilir. Düşüncelerimiz duygularımızıyaratır, duygularımız eylemlerimizi ve eylemlerimiz desonuçları yaratır. Düşündüğünüz ve inandığınız her şey, hayatınızda yaratacağınız şeydir. Dolayısıyla önce kendidüşüncelerimizi görebilmeli, sorumluluğunu almalı vetamamlamamız gereken taraflarımızın farkına varmalıyız.
KENDİNE DEĞER VERMEK
Kendimize karşı acımasız olduğumuz zamanlarda oldukçacömert, değer vermemiz gereken zamanlarda ise oldukça cimridavranıyoruz değil mi? Bu hemen hemen herkeste gördüğüm birhata. Çoğu insan arzu ettiği o güzel ilişkiye ya da çok istediği o muhteşem eve sahip olamayacağını düşünüyor çünkü bunadeğmediğini düşünüyor. Aslında ne istersen ona sahipolabilirsin. Hatta % 100 layıksın. Kendimize verdiğimiz değertamamen oluşturduğumuz zihinsel yapı ile alakalı. Kendine olangüvenini değiştirecek fikri artık oluşturabilirsin.
HEP ÖĞRENCİ KALMAK
Bugün, kişisel gelişim ile ilgili en son bahsedeceğim vekilometre taşlarından en önemlisi olan kısma öğrencikalabilmeye gelelim. Evet, gelişimimiz için çok okumalıyız, çokdinlemeliyiz, çok araştırmalıyız ama aynı zamandaöğrendiklerimizi de hayata geçirebilmeliyiz. Hayatımızı sadeceokuyarak değiştiremeyiz, aynı zamanda eylemegeçirebilmeliyiz.
Sevgiyle
YORUMLAR