Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa; Kazakistan Ankara Büyük Elçisi Abzal Saparbekuly, Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Kara, 23.Dönem Konya Milletvekili, 24. Dönem TBMM İdare Amiri Mustafa Kabakçı, (YTB) Selçuk Üniversitesi Koordinatörü, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Tahir Balevi, Selçuk Üniversitesi Türk Dünyası Araştırma ve Tanıtım Topluluğu Akademik Danışmanı Doç. Dr. Çağatay Benhur, dekanlar, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Program yöresel yemekler ile yöresel giysilerin tanıtımıyla başladı.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Selçuk Üniversitesi Türk Dünyası Araştırma ve Tanıtım Topluluğunun Akademik danışmanı Doç. Dr. Çağatay Benhur, “Topluluğumuz geçen yıl tamamen öğrencilerimizin inisiyatifi ile kuruldu. Akademik danışmanlığını da bana tebliğ ettiler, sağ olsunlar. Tabii Türk dünyası çok büyük, Kazakistan’ın bugün burada 28. Bağımsızlık yıldönümünü kutlamak için bulunuyoruz. Kazakistan bize kilometre olarak uzak olsa da kalpten çok yakın” şeklinde konuştu.
(YTB) Selçuk Üniversitesi Koordinatörü, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Tahir Balevi “Türk Dünyası Araştırma ve Tanıtım Topluluğu ve Kazakistan Konya Öğrenci Birliği tarafından düzenlenen Kazakistan Bağımsızlık Yıldönümünü kutluyorum. Türkçe ’de ‘Kazak’ sözcüğü ‘özgür, bağımsız, yiğit, cesur’ anlamına gelir. 1986 yılı Aralık ayı Kazakistan’ın bağımsızlık ve egemenliğine kavuşmasının başlangıcı olmuştur. Köklerine bağlı, milli bilinçli Kazak gençleri 1986 yılının Aralık ayında Sovyet yönetiminin yapmış olduğu haksızlığa, zulme karşı çıkmışlardır. Çok kötü ve acı günler sonrasında 16 Aralık 1991’de Kazakistan Bağımsızlığını kazanmıştır. Ve bunu tanıtan ilk ülke Türkiye olmuştur. Kazakistan’ın bağımsızlığını tekrar kutlayarak sözlerimi bir şu kazak atasözü ile bitirmek istiyorum; birlik olmayınca, dirlik olmaz” şeklinde konuştu.
23.Dönem Konya Milletvekili, 24. Dönem TBMM İdare Amiri Mustafa Kabakçı ise “Türk dünyasının hangi köşesinden kim olursa olsun hepsinin derdini bir dert olarak taşıma yükümlülüğümüz var. Şükürler olsun düne kadar birbirimizi sadece kitaplardan tanıyorduk, bir araya geliyoruz birbirimizin dertleri ile dertleniyoruz, imkânlarımızı birleştiriyoruz ve geleceğe doğru yürüyoruz. Türk dünyasının bir gün yeniden ayağa kalkması, omuz omuza yan yana durması emeklerini, akıllarını güçlerini birleştirmesini ve geleceğe doğru hep beraber yürümesini yürekten diliyorum” diye konuştu.
Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Kara gerçekleştirdiği konuşmasında “İstiklalimizi ve istikbalimizi onurlandıracak sevgisini bir anıt gibi içerisine sığdırdığımız değerli öğrenciler, hepinizi temsil ettiğim kurumum ve şahsım adına saygıyla sevgiyle Ahmet Yasevi’nin Hz. Mevlana’nın hoş görüsü ve muhabbeti, Allah’ın selamı ile selamlıyorum. Bu vatan torağın kara bağrında sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca onun uğrunda kendini tarihe verenlerindir. Tutuşup kül olan ocaklarından şahlanıp köpüren ırmaklarından, hudutlarda gaza bayraklarından alnına ışıklar vuranlarındır. Ardına bakmadan yollara düşen şimşek gibi çakan sel gibi coşan, huduttan hududa yol bulup koşan cepheden cepheyi soranlarındır. İleri atılıp sellercesine göğsünden vurulup tankercisine, bir gül bahçesine girercesine bu kara torağa girenlerindir. Tarihin dilinden düşmez bu destan, nehirler gazidir, dağlar kahraman, her taşı yakut olan bu vatan, can verme sırrına erenlerindir. Ben bu toprakları bize vatan kılan vatanımızı da canı pahasına savunan yiğitçe ayağa kalkıp bağımsızlık uğuruna şehit olan Kazakistan’ın yiğit evlatlarını var olan Anadolu’nun yiğit erenlerini saygıyla, muhabbetle, rahmetle anıyorum” dedi
Kazakistan Ankara Büyük Elçisi Abzal Saparbekuly ise “Hoca Ahmet Yesevi ile Mevlana arasında 5000 kilometrelik mesafe olsa da aramızda bir yürek kadar sevgi dolu şehirlerde yaşıyoruz. Buradaki öğrenciler Türkistan diyarından geldi. Sizler, onlara ev sahipliği yapıyor ve misafir ediyorsunuz. Ömür boyu onları maalesef misafir edemezsiniz ama 4-5 yıllık sizlerde misafir olarak kalacaklar. Ve burada edindiği bu sıcak duygular edindiği o tecrübeler, gördüğü iyilikler hep yüreklerinde bundan sonra hayatlarında taşıyacaklar. Biz, bağımsız devletler olabildik artık bizim için sadece bağımsız devletler olmak değil tek yürekten çıkan tek yönde giden bir millet olmaktır” şeklinde konuştu.
Selçuk Üniversitesi Türk Dünyası Araştırma ve Tanıtım Topluluğu Başkanı Didar Murat böyle bir programı gerçekleştirmelerinden dolayı duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Konuşmaların ardından renkli görüntülere sahne olan programda Kazakça şarkılar ve şiirler, halk oyunları, Tomris bebeğin ilk adım atma töreni gerçekleşti.
Programda 16 Aralık 1986 yılında gerçekleşmiş olan Kazakistan’daki Jeltoksan olayına değinildi.
Düzenlenen program, katılımcılara plaket takdimi ve toplu fotoğraf ardından Kazakistan yöresel yemeklerinin ikramı ile son buldu.