Trabzon maçının ardından Konyaspor’un ligde kalmayı garantilemesiyle tek kelime ile: mucize demiştim.
Gerçekten de öyle. Futbolcular inanılmazı başardılar. Yönetim rahatladı, teknik adamlar rahatladı. Tüm Konya rahatladı. Buruk bir sezon geçirilmesine karşın rahat bir nefes aldık ligde kalarak. Emeği geçenleri kutluyorum. Teşekkürler Konyaspor.
Sihirli bir el değdi, Gaziantep maçının ardından takıma. Şampiyon adayları Başakşehir ve Trabzon karşısında, aynı sonuçla alınan iki galibiyet sonrası, sihirli elin ne olduğunu sordum. Bir yönetici, kaleci Serkan’ın gönderilmesi ve maç başı 200’er bin lira prim verilmesinin etken olduğunu dile getirdi. Aslında Serkan daha önce gönderilmeliydi. Her iki Fenerbahçe maçları öncesi yaptığı akıl almaz hatalar affedilecek gibi değildi. O nedenle Pandemi sonrası ligin başlamasıyla birlikte Serkan’ın kulüple ilişkisi kesilmeliydi.
Başakşehir ve Trabzon maçı sonrası, Alanyaspor ile oynanan karşılaşmada sanırım futbolcular rahatlamış olacaklar ki, 2-0’ı yakalamalarına rağmen bunu koruyamadılar. Tabi ki, kadroda rotasyon yapılması da etken oldu. Ama, teknik adamlar keşke tam kadro ile çıkarmış olsalardı da maçı kazansalardı. Hiç olmazsa gelir elde edilir ve primler ödenirdi. Bunu bile düşünemiyoruz.
Asıl ve sevindirici olan, Konyaspor’un ligde kalması.
***
Çok değil, daha iki sezon öncesi de aynı sonu yaşadık.
Hani denir ya, “tarihten ders alınmış olsa tekerrür etmez” diye.
Maalesef, yazılanlar çizilenler, söylenenler yöneticilerin ve teknik adamların bir kulaklarından giriyor, diğerinden çıkıyor.
Başarı için istikrar şart. Yönetimde, teknik kadroda, takım kadrosunda istikrar sağlanmalı. Ama öyle laf olsun diye yapılan listelerle yönetim oluşturulmamalı. Futbolu bilen kişiler yer almalı yönetimlerde.
Ama, bu Konyalı yöneticilere bir türlü anlatılamıyor. Geçmişte olduğu gibi paralı yöneticiler iş başına getirilmiş olsa hadi neyse: Bugün endüstri konumuna gelen futbolu yönetmek kadar kolay bir şeye yok. Yeter ki yönetimler iyi planlama yapsınlar.
Daha normal transfer döneminden başlayarak Konyaspor’da eksik transfer yapıldığını, ligin bu kadro ile gitmeyeceğini, iyi bir forvet, bir forvet arkası ve yine iyi bir stoper transferinin yapılması gerektiğini defalarca dile getirdik. Ama, yöneticilerin ve teknik adamların kulaklarına sokamadık.
Hadi, başta yapılmadı, ara transferde nokta transfer yapılması önerisinde bulunduk. Yine umursamayan olmadı.
Sonuçta, kulübün küme düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalmasıyla tüm Konyalılar kahroldu.
Ya mucize gerçekleşmeseydi ne olacaktı!
Bir şehri temsil eden takımlar sadece yönetimin başına bırakılmamalı. O şehri yönetenler de ortak olmalı. Belediye Başkanlarının öyle takımın yanındayız sözleri, siyasetçiler uzaktan seyretmesi ne yazık ki takımları sorunlarıyla baş başa bırakmakta. İşte, küme düşen takımların durumu ortada.
Diyeceğimiz, artık tarih tekerrür etmesin, son üç sezonda yaşanılanlar bir ders olsun. İşi başından sıkı tutalım ki, lig rahat geçsin.
--