Temmuz ayı enflasyon rakamları açıklandı. Dolar yine zirveyi gördü, borsa yükseldi. Çarşı- pazara düşen ateş sönecek gibi durmuyor. Toplumun büyük çoğunluğunu oluşturan dar gelirli kesim, yaşamsal ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağını bilememenin şaşkınlığını yaşıyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Nebati enflasyonla mücadelede yaşanan zorlukların, büyüme hedeflerinden şaşmadan yola devam etmekten kaynaklandığını, yine aynı yolda devam edeceklerini açıklamasının ardından, vatandaşlarımızı sıkıntıda bırakmayacağız, onları enflasyona ezdirmeyeceğiz açıklamasından da ne anladıysanız önümüzdeki günlerde o olacak demektir.
Aslında bütün dünyayı saran, gökyüzüne yükselen savaş çığlıkları pandeminin üzerine ülkelerin ekonomisini allak bullak etti. Rusya-Ukrayna savaşı tüm dengeleri alt üst etmişken Çin tarafından da sesler yükselmeye başladı.
Özellikle Ortadoğu’da yaşanan kaosa alışık olduğumuzdan ve üstelik terörle mücadeleye ekonomimizden büyük bir bütçe ayırmak zorunda kaldığımızdan bu tür durumlarda biraz pişkiniz. Nerede ne yapacağımıza diğer ülkelerden daha hızlı kararlar alarak yolumuza devam edebiliriz.
Tüm dünyada yaşanan gıda krizinde ülkemiz önemli bir rol üstlendi. Oluşturulan Tahıl Koridoru ve bu konuda atılan adımlar tüm dünyada siyasi anlamda etkisini gösterdi. Öte yandan iktidarın sesini de daha güçlü çıkarması için yeni bir adım oldu.
Tüm dünyada yaşanan gıda krizlerinin aslında üretmeden tüketmenin sonuçlarından en önemlisi olarak görüyorum. Cennet ülkemizin topraklarında kan ekseniz can bitecek. Ancak bu konuda atılan adımlar o kadar eksik ki, üstelik yapılabilecekler ayna gibi göz önünde dururken.
Tarımsal kalkınmanın yolunu açmanın birincil çalışması özellikle üniversitelerden mezun olup İş-Kur’un kapısını aşındıran gençleri de iş sahibi yapacak, yap-işlet-devret modelinin hayata geçirilmesi olacaktır. Ziraat fakültelerinin değişik branşlarından mezun olan gençlere açılacak kapı birinci adım, onlara sunulacak imkânlarla üretimin yolunun açılmasıdır. Tarımsal alanların belirli süreler dahilinde onlara karşılıksız olarak kiralanması, bölgelerin üreteceği ürünlerin planlanarak, seracılık ve tarla bitkileri alanında çalışmalar yapılması son derece önemli. Tarımsal kalkınma konusu derin ve göz ardı edilmeyecek kadar önemli ve büyük bir çalışmayı gerektiren konu. O nedenle bizim burada söylediğimiz küçük notlar çok önemsenmese de biz önemli olduğunu düşünüyoruz.
Gıda krizi ya da gıda enflasyonu her ne şekilde adlandırırsanız adlandırın yaz aylarında bu kadar toplumu sıkıntıda bırakıyorsa kışı hiç düşünmek istemezsiniz.
Sebze ve meyvenin bolluk aylarında temel gıda maddeleri, özellikle mutfakların olmazsa olmazları patates-soğan, domates-salatalık gibi ürünlerin dahi ulaşılamaz olması son derece üzücü ve düşündürücü. Her ne kadar asgari ücrete ve emekliye yapılan zamlar abartılarak dillendirilse de, bu kadar düşük gelirle işin içinden çıkamayan dar gelirli kesim büyük sıkıntılar içerisindedir.
Beton ekonomisinden söz ederken, konut fiyatlarının bu kadar anormal yükselişini de kimse beklemiyordu. Aşırı fiyatlanan konutlar ve özellikle kira fiyatlarının durdurulamaz yükselişi ev sahibi-kiracı arasında sorunların artmasına, adliyelerde bu sorundan kaynaklanan dava dosyalarının çoğalmasına neden oldu. Adliyelerde icra dosyalarını sayısı her geçen gün artarken bu dosyalara bir de bunlar eklendi. Adli sistemin yavaş yürüdüğünü de düşündüğünüzde durumlar işin içinden çıkılmaz bir hal aldı.
Bir taraftan seçim atmosferine girilmiş, çalışmalar o yöne kilitlenmişken ülke ekonomisini de eksiksiz ve iyi yönetmek oldukça zor. Ekonominin dinamizmini artırma yönünde çalışmalar yok değil. Özellikle açıklanan ihracat rakamları göz ardı edilemeyecek kadar güzel. Üstelik ülke ekonomisinin büyümeye yönelik çalışmaları ihracata yönelik olduğunda bu durum daha bir anlam kazanıyor.
Her ne kadar çarşı-pazar-cepler yangın yeri olsa da alınacak tedbirler bu zor yokuştan ayağımız tökezlemeden bizi çıkmaz sokakta bırakmadan yolumuza devam etmemizi sağlayacaktır.