Peygamber Efendimizin Ebuzer'e nasihatı


Ali Şeriati Ebuzer isimli eserinde Allah Resulü’nün (sav) Ebzer’e (ra) yaptığı nasihatı ile getirmiş. Bu nasihata her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu düşüncesi ile paylaşmak istedim.

 

“Ey Allah'ın Resulü! İbrahim'in sahifelerinde ne vardı?

Hepsi öğüt ve hikmet doluydu: "Ey Mağrur, kendini düşünen ve halkın omuzlarına binmiş yönetici! Ben seni mazlumların hakkını vermen için gönderdim." işte bu türden örnekler vardı: 

"Akıllı kişinin saatleri vardır, Bir saatte yaratıcısına dua eder, bir saatte yaratıcısının huzurundaki hesabına bakar ve bir saatte de ihtiyaç duyduğu yiyecek ve içeceği için çalışır. 

Akıllı kişi şu üç şey dışında bir şey yapmaz: Ahiret azığını hazırlamak, hayat için çabalamak ve helâl şeylerden lezzet almak. Akıllı insan zamanının değerini bilir, işleriyle ilgilenir, diline sahip çıkar, söyledikleriyle yaptıkları birdir, gerekmedikçe konuşmaz."

 

Ey Allah'ın Resulü, Musa'nın sahifelerinde ne vardı?

 

Baştanbaşa ibret doluydu: "Ölüme inandığı halde mutlu olabilene şaşarım, ateşe inandığı halde gülebilene şaşarım, kadere inandığı halde acı çekene şaşarım, dünyayı ve onun kendi ehline yaptıklarını gördüğü halde hâlâ ona güvenene şaşarım, yarın hesap vereceğine inandığı halde amel etmeyene şaşarım." 

 

Ey Allah'ın Resulü bana nasihat et!

Sana takvayı nasihat ederim. O, her şeyin en yücesidir.

— Ey Allah'ın Resulü benim ilmimi artır.

— Kur'an oku. Kur'an okumak seni yeryüzünde nurlandırır ve gökyüzünde yâd ettirir.

Kendini, kalbini öldüren ve çehrendeki aydınlığı yok eden fazla gülmekten alıkoy.

Hayır dışında konuşma. Çünkü sükût şeytanı senden uzaklaştırır ve dininde sana yardımcı olur.

Çaresizleri ve mahrumları sev, onlarla birlikte ol. Elinin altında olan kişiye bak, üstünde olana değil. Zira Allah'ın sana verdiği nimeti küçümsememen gerekir. Senden uzaklaşmış olsalar bile akrabalarınla yakınlaş. Allah yolunda kimsenin kınamasından korkma. Acı da olsa hakkı söyle. Kendinde de olduğunu bildiğin bir şeyden dolayı diğerlerini ayıplama! Kendinin de yaptığı işlerden dolayı başkalarını eleştirme. Çünkü kendindeki ayıbı görmeyip başkalarındakini görmen ya da kendi yaptıklarım başkalarında görmen sana ayıp olarak yeter.

 

Ardından elleriyle Ebuzer'in göğsüne vurup şöyle buyurdu:

Ey Ebuzer! Tedbir gibi bir akıllılık, sakınma gibi bir züht ve güzel ahlak gibi bir iyi huyluluk yoktur.”

 

 

Ali Şeriati, Ebuzer, s. 78-79