Habibi-i Neccar Camii ayağa kalktı
Yayınlanma :
22.12.2025 21:58
Güncelleme
: 22.12.2025 21:58
Ay: 6 Şubat…
Yer: Hatay…
Can kaybı: 21.910…
Yaralı: 30.762…
Türkiye’nin büyük acı yaşadığı Kahramanmaraş merkezli depremlerin toplamında 50 binin üzerinde can kaybettik…
Kaybettiğimiz canlarımızın yanında, şehirlerimizin manevi değerleri, olan, cami gibi, okul gibi, daha doğrusu şehrin ruhunu taşıyan kutsal yapılarımız da zarar gördü…
Bazıları tamamen yok oldular, bazıları ise büyük hasarlarla depremden çıktılar…
Bu değerli yapılardan birisi de, daha doğrusu Antakya’nın kalbi olan Habibi-i Neccar Camisiydi…
Bizim Kapı Camisi gibi ya da Sultan Selim gibi düşünün…
Antakyalılar için o kadar kıymetli bir eser…
Bu eşsiz eser 6 Şubat depreminde büyük yara aldı…
Bugün mü?
Habibi-i Neccar’ın yaraları sarıldı…
Depremin yaşandığı günlerde Hataylıların yanında olan, onların acılarını yüreğinin en derinliklerinde hisseden, onlarla uykusuz geceler geçiren, nefes bile almadan enkazlarda çalışan, yorgunluktan olsa gerek, 5 dakikalık bir dinlenme anında oturduğu sandalyenin üzerinde sızıp kalan ve o günlerde bütün Türkiye’nin kalbine giren adam, bugün çok mutlu…
Nasıl olmasın ki?
“Kim” diye sormayın…
Tabi ki, Uğur İbrahim Altay…
Konya’nın yüz akı Büyükşehir Belediye Başkanı…
Dedim ya çok mutlu…
Çünkü, Habibi-i Neccar, yani Anadolu’nun ilk camisinin tamamlanıp ibadete hazır hale getirilmesinde, Uğur İbrahim Altay’ın emeği, göz nuru var…
Tüm Müslümanların ortak mirası olan Habibi-i Neccar Camii Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılacak…
Böyle bir güzelliğin, yaralarının sarılıp ayağa kalkması, hem Konya hem de Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay için büyük bir onur, gurur, sevinç, mutluluk, ne derseniz deyin, kendisine nasip oldu…
Daha ne olsun?
Cami ayakta kaldıkça Konya ve Uğur Başkan sevgiyle anılacak…
Her kula nasip olmaz…
Başkan Altay, yaşananları anlatırken oldukça duygulandı…
Uykusuz geceler geçirip, hem bedeninin, hem de ruhunun verdiği yorgunluğu dinlendirme adına, bir sandalyenin üzerinde, 3-5 dakikalık istem dışı şekerleme gözlerinin önünden film şeridi gibi geçmiş midir?
Bilemiyorum…
Gelinen noktada mı?
Mutluydu…
Gururluydu…
Heyecanlıydı…
xxx
Caminin eski halini bilmiyorum, ama yeni halini görünce “nutkum tutuldu” dersem, abartmamış olurum…
Caminin kubbe ve minaresi tamamen yapılırken cami içindeki mihrap ve iç sıva işleri tam bir ustalık eseri olarak gülücüklerle karşılıyor insanı…
Kalem işi süslemeler de başka bir güzellik katmış…
Mevlana caddesinde bulunduğum dönemlerde Buharalı Nakkaş Mustafa Amca vardı, adamın işi camileri güzelleştirmekti…
Sultan Selim camiinde de onun büyük emeği vardı…
Babamın dükkanına gelir, hikayesini anlatırdı…
Önemli bir adamdı, çünkü yaptığı iş çok önemliydi…
Cami restorasyon işi, hem zaman hem de zahmet işi…
Mustafa Amcadan biliyorum…
Sözün özü; Habibi-i Naccar Camii’nin, deprem sonrası yeniden ayağa kalkması, ibadete açılması, yukarıda belirttiğim gibi, Konya’ya ve Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a nasip oldu…
Hatay’ı deprem öncesi çok görmüştüm, daha da ötesi yaşamak istediğim ender şehirlerden birisiydi…
Depremi yaşayan bütün illerimize çok üzülmüştüm, ama Hatay’a biraz daha fazla üzülmüştüm…
Doğru konuşmak gerekirse, Hatay deyim yerindeyse şantiye şehir olmuş...
Kolay değil, taş üstünde taş kalmayan şehrin kendisine, yani eski haline gelmesi için uzun zamana ihtiyacı var!
Bu da bir realite...
Trafik karmaşası ile caddelerin, sokakların toz toprak içinde olması hiçte garibime gitmedi, çünkü şehir koskoca bir şantiye alanı görünümünde...
Hatay'da bugün itibarı ile en geçer meslek inşaatçılık ve kolları...
Yapılmayacak tek meslek ise oto yıkamacılık...
Neye mi?
Hiçbir araç sahibi, aracını yıkamaya götürüp boşa para harcamak istemez..
Çünkü, bir dakika önce pırıl pırıl arabasını iki dakika sonra tozdan topraktan tanıyamaz duruma gelir...
Hatay'ın 2022'ye dönmesi için, kemiksiz bir 20 yıla ihtiyacı var.
Hatay’ı yeni yüzüyle, güler yüzüyle, samimiyetiyle görmekten çok mutlu oldum…
Vesile olanlara, başta Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Ahmet Bilgiç’e ve Büyükşehir Belediye Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Cemil Anıl Doğan’a teşekkür ediyorum.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: