Kabus gibi ikinci yarı!

Kimse kusura bakmasın, ama erken bir gol bulabilmek çok önemli bu tür geri dönüş maçlarında…
İki haftalık kayıptan sonra, Başakşehir maçını dönüş ve kazanç maçı olarak düşündüm…
Maçtan önce de Futbol Şube Sorumlusu Yusuf Küçükbakırcı ile yaptığım görüşme, bu maça dair içimdeki umutları daha çok yeşertti…
Hem mental, hem de atletizm olarak şahane bir maç önü haftası geçirdiklerinin altını çizdi…
Moral olarak da çok iyi durumda olduklarını vurguladı.
***
Recep Uçar, Galatasaray maçının 11’ini sürdü sahaya…
Bence de doğru olanı yaptı…
Özellikle iç saha maçlarında Konyaspor’un ilk pas istasyonu olan Jevtoviç ile Melih İbrahimoğlu’da zaman zaman atak başlattılar, ataklara da katıldılar…
Enis Bardhi’de geçişi sağlayan isim oldu…
Bu üçlüye  Ndao ile Muleka’da  eşlik etti…
Bu oyuncular iyi günlerinde olunca rakip kaleye gitmekte zorlanmıyor Konyaspor…
Yukarıda da belirttiğim gibi, bu zor maçlarda öne geçmek, daha da ötesi, öne geçtikten sonra rakibe yakalanmamak çok önemli…
Yeşil-beyazlılar, yakalanmadıkları gibi, ilk 45’in uzatmalarında da ikinci golü buldular…
Özellikle Ndao’nun golünden sonra öne çıkan Başakşehir takımını etkisiz hale getiren  temsilcimiz, harala gürele ile değil, daha akıllı oynayarak ve topu da rakibe vererek, rakibinin gücünü ve direncini kontrol altına aldı…
Başakşehir takımı göbekten Crespo’nun organize ettiği ataklarda sol önde Brnic, sağ önde ise Yusuf ile ciddi tehditlerde bulunsa da, Konyaspor, akıllı oynadığı ilk 45’de bulduğu iki gol ile soyunma odasına huzurlu bir şekilde gitti. 
İKİNCİ YARI KABUS GİBİ
Konyaspor ikinci 45’de oyunu tutabilme ve soğutma konusunda etkisiz kaldı… 
Yeşil-beyazlı oyuncular sakin kalamadılar bir türlü, tedirgin ve telaşlılardı…
Özellikle 57’de gelen Başakşehir golünden sonra…
Tabi ki, 65. dakikada Enis Bardhi’nin kırmızı kart görmesi, oyunun ve takımın tüm dengesini alt üst etti…
Şükürler olsun ki, bedeli ağır olmadı!
Konyaspor 10 kişi kaldıktan sonra, Recep Uçar’ın hem Ndao’yu hem de Muleka’yı oyundan alması, takımın hücum gücünü de tamamen düşürdü…
Hoca, skoru koruma iç güdüsü ile savunmaya yardıma gelecek oyuncuları sahayı sürdü…
Maçın son 25 dakikası  kabus gibiydi bizim adımıza…
İki ayrı maç seyrettik sanki…
İkinci 45’teki kırmızı karta kadar idare eden Konyaspor’un, 10 kişi kaldıktan sonra tarumar oluşu son derece düşündürücüydü…
Başakşehir gibi güçlü bir takıma, hem de 10 kişiyle itiraz etmek kolay değil…
Sonuçta, kazanması gereken bir maçı öyle ya da böyle kazanan Konyaspor, rahat bir nefes aldı…
Hakemle ilgili de kurmak istediğim bir cümle var; kötüydü, sadece kötü değil, kötü niyetliydi…
Başakşehir takımının oyunu sertleştirdiği, ikili mücadelelerde oyuncularımıza atılan tekmeleri görmezden gelerek, oyunu devam ettirmesi, futbolu güzelleştirmek değil, tam tersi çirkinleştirmekti…
Konyaspor’un bundan sonra sadece rakiplerle değil, hakemlerle de mücadele edeceği gerçeği çıktı ortaya…
Ve Deniz…
Yüksek toplarda kaleyi ya da çizgiyi terk ettiği zaman büyük kaleci olacak…
Bugün en büyük eksiği kalesinden çıkmamak oldu.