Torku Konyaspor bir çok başarıya imza attığı sezonu ilk 3 içinde bitirmeyi garantiledi.
Bitime 2 hafta kala toplanan 62 puan ve maç başına 1.93’lük puan ortalaması ile en yakın rakibine 9 puan fark atarak Avrupa’ya doğrudan gitme hakkı elde ettik.
UEFA Avrupa Ligi’ne nasıl doğrudan gidiliri daha önce anlatmama rağmen kafalarda hala karışıklık olduğunu görüyorum.
Durumu tekrar özetlemekte fayda var.
Birkaç sezondur Avrupa Kupalarına takımların katılma statüsü farklılık gösteriyor.
Daha önce Türkiye Kupasını kazanan takım daha üst düzeydeki bir turnuvaya katılırsa bu hak kupa finali oynayan diğer takıma geçiyordu.
Bu uygulama artık kalktı.
Kupayı kazanan takım ya bu hakkını kullanıyor, ya da bu hak lig sıralamasına göre takımlara veriliyor.
Yeni statüye göre Türkiye Kupasını kazanan ekip doğrudan UEFA Avrupa Ligine katılma hakkı yakalıyor.
Ligi ilk sırada bitiren takım Şampiyonlar Ligi gruplarına, 2 sırada bitiren takım ise Şampiyonlar Lig’i ön eleme turuna kalıyor.
Lig üçüncüsü UEFA play-off turundan, lig dördüncüsü ise 2. ön elemeden başlıyor.
Yani toplamda 2’si şampiyonlar ligi, 3’ü UEFA Ligi olmak üzere 5 takımımız Avrupa hakkı elde ediyor.
Gelelim güncel duruma.
Türkiye Kupası finaline bilindiği gibi Fenerbahçe ile Galatasaray kaldı.
Fenerbahçe’nin gelecek sezon şampiyonlar liginde veya ön elemesinde oynayacak olması, Galatasaray’ın da Avrupa Kupalarına katılım yasağı nedeniyle, kupayı kim kazanırsa kazansın bu hak ligi üçüncü sırada bitiren takıma kalacak.
Yani UEFA Avrupa Ligine doğrudan gruplardan başlayacak takım Konyaspor olacak.
Lig dördüncüsü ve beşincisi de ön eleme turlarından kupaya başlayacak.
Lafın özü şu ki; seneye Avrupa’da 6 maçımız garanti.
Şimdi iyi bir planlamayla ve doğru hamlelerle yapacağımız transferler gelecek sezon neler yapabileceğimizin sinyalini verecek bize.
***
Konyaspor’un bu sezonki başarısı bizleri gururlandırırken, bazılarını da çatır çatır çatlattı.
Her hafta birkaç yorumcunun söylemlerinden bu başarının kıskanıldığını anlamakta güçlük çekmiyoruz.
Buna son örnek Mehmet Atalay’ı gösterebiliriz.
Bir dönem hasbelkader spor genel müdürlüğü yapmış gazeteci (muhabir) kökenli Mehmet Atalay, çıktığı televizyon programında, yaptığı yorumlarla hepimizi güldürdü.
Neymiş efendim, Konyaspor’un şuan ki başarısı Konyalı olan Başbakan Ahmet Davutoğlu’ndan kaynaklanıyormuş.
Davutoğlu başbakan olduğu için hakemler çekiniyormuş.
Mış, muş müş..
Konyaspor’u seneye görürüz diye de eklemeyi unutmuyor eski genel müdür.
Siyasetin başında olan isimlerin memleketleri hep kollanıyor diyor.
Buna da örnek olarak Abdullah Gül’ün dönemindeki Kayseri’nin 2 takımla Süper Lig’de olmasını ve Davutoğlu dönemindeki Konyaspor’un başarısını gösteriyor hiç utanmadan.
Bu kadar dar düşünceli ve sporla uzaktan yakından ilgisinin olmadığı her halinden belli olan Atalay’ın neyin hazımsızlığı içinde olduğunu yazmama gerek yok sanırım.
Kendisine verilen bürokratik görevleri de tam manasıyla yapamayarak üstü kısa sürede çizilen ve işsiz kalan Mehmet Atalay, tıpkı futbol piyasasında esamesi okunmayan Tanju Çolak gibi Konyaspor’a sataşarak gündeme gelmeye çalışıyor belki de.
Ama bunu yaparken komik ve komik olduğu kadar da zavallı bir duruma düşüyor.
Ne diyelim.
Konyaspor adama tükürdüğünü yalatır.
Bunu zamanla sende göreceksin..