SP lideri Karamaollaoğlu: Laf değil icraat bekliyoruz!

SP lideri Karamaollaoğlu: Laf değil icraat bekliyoruz!

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, düzenlediği basın toplantısında Kudüs için olağanüstü toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan laf değil icraat beklediklerini kaydetti.

13 Aralık 2017 - 17:29 - Güncelleme: 13 Aralık 2017 - 17:30

İslam ülkelerinin istikrarsızlığının ABD ve İsrail gibi ülkeleri cesaretlendirdiğini kaydeden Karamollaoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nden kınamadan ve bildiriden öte somut yaptırımlar beklediklerini belirterek, yapılması gereken yaptırımları sıraladı…

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. ABD’nin Kudüs kararı üzerine olağanüstü zirve için Türkiye’de toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan İİT) artık laf değil, ciddi bir tavır ve yaptırım beklediklerinin altını çizen Karamollaoğlu, dilin her şeyi söylediğini ama önemli olanın icraat olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İslam İşbirliği Teşkilatı’nı olağanüstü toplamasını takdir ettiklerini söyleyen Karamollaoğlu,  “İsrail bir terör devletidir” cümlesinin Erdoğan’ın ağzından çıkmasına da şaşırdıklarını ifade etti.

OLDUBİTTİYE GETİRİLMESİNE KESİNLİKLE İZİN VERMEYECEĞİZ

ABD Başkanı Donald Trump'ın çılgın ve tutarsız biri olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma planını İslam coğrafyasını yakından ilgilendirdiğini belirtti. Saadet Partisi’nin tepkisini ve tavrını Pazar günü stk’ların da desteğiyle ‘Kudüs İslam’ındır’ mitingiyle ortaya koyduğunu vurgulayan Karamollaoğlu, “Soğuk, yağmur ve olumsuz hava şartlarına rağmen yüz binlerce Kudüs sevdalısı meydanı doldurdu. Bu milletimizin Kudüs hadisesi karşısındaki hassasiyeti açısından çok önemliydi. Bu duygulara tercüman olmanın yanında iktidarlara örnek ve ders verme açısından da çok önemlidir. Biz bu mitingde Kudüs’ün oldubittiye getirilmesini kesinlikle kabul etmeyeceğimizi net bir şekilde bütün dünyaya ilan ettik ve başka vesilelerle de sürdüreceğiz” dedi. 

KUDÜS BİR İSLAM ŞEHRİDİR

İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Emanuel Nahson'un, "Kudüs Yahudilerin 3 bin yıllık, İsrail'in de 70 yıllık başkentidir"  sözlerini hatırlatan Karamollaoğlu, şunları söyledi:"Şunu herkes bilmeli ki Kudüs bizim ilk kıblemizdir. Müslümanlar yönünden makbul kabul edilen üçüncü şehirdir. Ziyaret için sebep vesilesidir Kudüs. Meşru bir sebep vesilesidir orayı ziyaret etmek, Mescid-i Aksa'yı ziyaret etmek. Onun için Kudüs bizim onurumuzdur, Kudüs bizim namusumuzdur. Kudüs bir İslam şehridir ve kimsenin tereddüdü olmasın, bir İslam şehri olmaya da devam edecektir. Bugün İslam dünyasının içinde bulunduğu bu kargaşaya bakarak 'Bunlar bunu engelleyemez' zannetmesinler. İsrail’in ve ABD’nin planları da bir gün boşa çıkacaktır.”

İİT’DEN SOMUT YAPTIRIM BEKLİYORUZ

İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nden kınamadan ve bildiriden öte somut yaptırımlar beklediklerini kaydeden Karamollaoğlu, Çünkü Kudüs ve Mescid-i Aksa, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bizatihi varlık sebebidir. 57 islam ülkesini bir araya getiren bu oluşum 25 eylül 1969 yılında Mescid-i aksa’yı ve Kudüs’ü korumak üzere kurulmuştu. İşte bugün Mescid-i Aksa işgal altında. Kudüs işgal altındadır. Filistin işgal altındadır. Eğer İİT bu krizi yönetemezse, hamaset yerine akıllı ve kararlı bir siyaset gösteremezse, açık söylüyorum varlık sebebi de sorgulanır hale gelecektir” diye konuştu.

TEPKİLER SÖYLEMLE SINIRLI KALMASIN

İslam ülkelerinin istikrarsızlıklarının İsrail’i cesaretlendirdiğini vurgulayan Karamollaoğlu şöyle devam etti: “Yemen, Suriye, Irak, Afganistan…. İslam ülkeleri birbiriyle uğraşırken despot ve zorba zihniyet adım adım hedefine yürüyor.  Bir diğer önemli sebep ise İsrail ve ABD’ye yönelik tepkilerin sadece söylemle sınırlı kalmasıdır. Söylemler ne kadar güçlü olursa olsun eyleme dönüşmediği sürece sonuç almak mümkün olmaz.

KARAMOLLAOĞLU’NDAN SOMUT ADIMLAR:

Karamollaoğlu, Saadet Partisi olarak İİT’den bekledikleri somut adımları şu şekilde sıraladı: “

İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeler;

-İsrail ile tüm askeri, siyasi, ekonomik ve diplomatik ilişkilerini kesmelidir.

- Özel veya kamu, İsrail ile sanayi şirketleri arasındaki işbirliği, teknolojik bilgi paylaşımları ve savunma sanayi alımlarını durdurmalıdır.

-Resmi veya gayri resmi yollardan isail ile yapılan tüm istihbarat paylaşımlarını sona erdirmelidir.

-islam ülkeleri deniz ve hava sahalarını israil’in uçak ve gemi seyrü seferlerine kapatmalıdır.

-Bizim Kudüs mitingini yaptığımız 10 Aralık Pazar günü aynı zamanda Dünya İnsan Hakları günüydü. Dünya’nın en acımasız insan hakkı ihlalleri Filistin’de  Filistinlilere uygulanmaktadır. Sadece Gazze’deki ambargo ve kuşatma yüzünden binlerce masum insan su ve ilaç yokluğu nedeniyle hayatını kaybetme tehdidiyle karşı karşıyadır.

-İsrail’in Gazze başta olmak üzere Filistin’de uyguladığı soykırım her fırsat ve platformda uluslararası kamuoyunun gündemine taşınmalıdır,

-Ehli vicdan sahibi yüz binlerce Hıristiyan ve Yahudi, Trump ve İsrail’in bu provakatif kararına karşıdır. -Din, dil, ırk ayrımı yapmadan yüreği mazlumları için atan her kesime çağrı yapılmalı harekete geçmeleri sağlanmalıdır.

-Çünkü bu provakatif adımlar sadece Filistin değil bütün dünya barışı ve bütün insanlık  için büyük bir tehdittir.

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Konyaspor'dan Fenerbahçe'ye darbe! 0-0
Konyaspor'dan Fenerbahçe'ye darbe! 0-0
Haftanın hakemleri açıklandı
Haftanın hakemleri açıklandı