Temsilcimiz Konyaspor, bu hafta deplasmanda Kasımpaşa karşısında aldığı 1-1’lik beraberlikle, eline gelen altın değerindeki 3 puanı, ne yazık ki "skoru koruma içgüdüsü" tuzağına düşerek bıraktı. Maçın ilk yarısındaki etkili oyun ve Muleka’nın eski takımına karşı attığı şık golle gelen üstünlük, ikinci yarıda yerini gereksiz bir telaşa ve topu tamamen rakibe bırakma stratejisine bıraktı. Bu yaklaşım, 72. dakikada Kasımpaşa’nın ısrarlı baskısının karşılığını almasıyla sonuçlandı ve tabeladaki 1-1'lik skor, akılda kalan tek şey oldu.
Bu beraberlik, sadece 2 puanın kaybı değil, aynı zamanda önemli bir geleneğin de devam ettirilememesi anlamına geliyordu. Konyaspor, Kasımpaşa ile oynadığı son 15 maçta hiç kaybetmeme gibi müthiş bir seriye sahipti. Hatta deplasmanda üst üste 3 galibiyet alarak bir rekorun eşiğine gelmişti; ancak üst üste 4. kez deplasmanda galip gelme fırsatı, sahadaki ikinci yarıdaki pasif oyun nedeniyle kaçtı. Yeşil-Beyazlılar bu seriyle övünürken, galibiyet serisini de beraberlikle sonlandırmış oldular.
Maçın 22. dakikasında Umut Nayir'in asistinde golü atan Muleka, sahada fark yaratan anlardan birini yaşattı. Golün, Muleka’nın eski takımı Kasımpaşa’ya atılması hikayeyi daha da güzelleştirirken, takımın en golcü isimlerinden biri olan ve Kasımpaşa'ya karşı en çok gol attığı bilinen Umut Nayir'in gol atamamış olması bir detaydı.
Ancak takımın enerjisinde 2. yarıda hissedilen düşüklüğün arkasında yatan sebepler de göz ardı edilmemeli. Enis Bardhi’nin kırmızı kart cezası ve Bazoer’in kadroda yer almama durumu, orta saha kurgusunda ve hücum geçişlerinde Konyaspor’u zayıf bıraktı. İlk yarıdaki pozisyonlarda parlayan isimlerden Uğurcan ise sakatlık nedeniyle oyundan çıkmak zorunda kalarak, takımın ikinci yarıdaki direncini azaltan bir başka faktör oldu.
Kasımpaşa cephesinde ise, geçtiğimiz hafta kayyum atanmasının yarattığı belirsizliğe rağmen, ikinci yarıdaki hırs ve baskı dikkat çekiciydi. İlk yarıda Konyaspor'un önde götürdüğü oyunda sessiz kalan Kasımpaşa, ikinci yarıya daha istekli başladı ve sürekli pozisyon üreterek, nihayetinde Winck’in golüyle beraberliği yakaladı. Bu, Kasımpaşa'nın mevcut şartlar altında gösterdiği psikolojik direnişin bir kanıtıydı.
Konyaspor’un teknik heyeti, bu maçtan önemli bir ders çıkarmak zorunda: "Öne geçtiğin zaman maçı bitireceksin, skoru korumaya çalışarak rakibini cesaretlendirmeyeceksin." İlk yarıdaki olumlu futbolu ikinci yarıya taşıyamayan, üstünlüğünü skor koruma zafiyetine kurban eden Konyaspor, kazanma alışkanlığını sürdürmek istiyorsa, bu mental engeli aşmak zorunda. Aksi takdirde, bu tür kayıplar, sezon sonunda büyük bir pişmanlığa dönüşebilir.
Yorumlar
Kalan Karakter: