İnsanlık tarihi boyunca medeniyetlerin çöküşüne yol açan en büyük nedenlerden biri adaletin zedelenmesidir. Bireyin iç dünyasından devletin zirvesine kadar her yerde adaletin tesisi, hem dünya hem âhiret huzurunun temelidir.
Adalet, sadece hukuk meselesi değil; iman, ahlâk ve sorumluluk meselesidir.
Adalet, hakkın gözetilmesi ve yerli yerine getirilmesi demektir. Haklıyla haksızın ayırt edilmesi ancak adaletle mümkündür. Aileden komşuluk ilişkilerine, işçi-işveren münasebetlerinden ticari anlaşmalara, şirket yönetiminden devlet idaresine kadar hayatın tüm alanlarında adalet vazgeçilmez bir ilkedir. Zira adaletin hâkim olduğu yerde huzur, güven ve bereket vardır; adaletin kaybolduğu yerde ise keyfîlik, kargaşa ve zulüm hüküm sürer.
Yüce Rabbimiz, kullarının dünya ve âhiret saadetine ulaşmalarını murad ettiği için Kur’an-ı Kerim’de adalet üzerinde önemle durmuş ve insanları bu yolda dikkatli olmaya davet etmiştir:
“Ona dedik ki: “Ey Dâvûd! Gerçekten biz seni yeryüzünde halife yaptık. İnsanlar arasında hak ile hüküm ver. Nefis arzusuna uyma, yoksa seni Allah’ın yolundan saptırır. Allah’ın yolundan sapanlar için hesap gününü unutmaları sebebiyle şiddetli bir azap vardır.” (Sâd,38/ 26)
“Allah, size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor. Doğrusu Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz ki Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.” (Nisa,4/ 58)
“Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa, Allah için şahitlik yaparak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun. (Şahitlik ettikleriniz) zengin veya fakir de olsalar (adaletten ayrılmayın). Çünkü Allah ikisine de daha yakındır. (Onları sizden çok kayırır.) Öyle ise adaleti yerine getirmede nefsinize uymayın. Eğer (şahitlik ederken gerçeği) çarpıtırsanız veya (şahitlikten) çekinirseniz (bilin ki) şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.” (Nisa,4/ 135)
“Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Âdil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.” (Maide,5/8)
“Allah, adil davrananları sever.” (Maide,5/ 42)
“Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl, 16/90)
Mü’minin görevi, Rabbimizin bu açık emirleri doğrultusunda adaletten sapmadan hayatını tanzim etmektir.
Dünya ve ahiret saadeti için; Adalet
Yayınlanma :
21.06.2025 12:37
Güncelleme
: 21.06.2025 12:37
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: