Suudi Arabistan, şeriat kuralları adı altında, İslam’a ve insanlığa uymayan uygulamaların geçerli olduğu bir ülke olarak tanınırdı.
Tahsilli, diplomalı Prens Salman, iktidarı devralınca; S. Arabistan’da bazı köklü rejim değişikliğine ve uygulamalara adım attı.
Emperyalistlerin emrinde ve maşası olan bizim Atatürk karşıtı yobaz ve bağnazlara karşı; Prens Salman: “Ben Arabistan’ın Atatürk’ü olacağım” diyerek bir yol çizmişti kendine.
Bu yolda medeni adımlar atan Prens Salman, çok radikal ve köklü değişiklikleri uygulamaya almış, haberler doğru ise.
Köle ve cariye gibi görülen, saygıdeğer kadınlara pek çok medeni haklar tanıdı, bizdeki kimi yobaz cemaat ve tarikat cahillerinin tam tersine. Bizdekiler, “Kadın evinde otursun, beyine hizmet etsin, seks kölesi olsun, doğursun” anlayışlı mercimek beyinlilere karşı.
Prens Salman ne gibi köklü değişiklikler öneriyor ve getiriyor:
İnsanlık ayıbı olan: İslam'dan dönenin başı vurula anlayışı ve uygulaması; kaldırıldı. Çünkü din bir tercih ve seçimdir.
Şeri hüküm diye özellikle kadınlara uygulanan; kırbaç ve sopa cezası kaldırıldı.
Yaradılanı hoş gördük yaradandan ötürü hoş görüsüne aykırı: olan diğer dinlere düşmanlık kalkıyor: Bütün dinler ve insanlarla barış içinde yaşama zorunluluğu getirildi.
Çok büyük bir yara olan hadislerdeki: Ötekileştirme ve nefret söylemleri, Hadis kitaplarından temizlenecek.
Bizim yobazlar kızacak ama: alkol, otel ve benzeri kapalı alanlarda serbest olacak.
Müzik, şarkı ve bunun gibi etkinlikler serbest.
Hani bizdeki bazı nasipsizler; siz anlamazsınız hocalara uyun yeter diyorlar ya! Biat, din adamlarına değil hükümetidir, din adamlarına biat yoktur. (Hükümete de olmamalı)
Bütün dinlerin Suudi topraklarında mabet inşa etmesi serbest. ( Qatar’da özel bir bölge vardı)
Ramazan’da oruç tutmayana ceza yoktur. (Zorla oruç tutturulması gereksizdir. Dinde zorlama yoktur.)
Okul eğitimi; dini eğitimden, terbiye ve bilimsel eğitime yönelecek.
Teravih namazlarının mikrofonlardan okunması, yasak. Bizde kimi imamlar, mikrofonu sokağa veriyorlar ya!
Daha önce de ses yükselticileri aracılığıyla okunan ezanın, rahatsızlık verici olduğunu söylemiş ve engellemişti.
Kutsal belde anlayışı kalkıyor: Daha önce Müslüman olmayanların Mekke'ye girişi yasaktı; o yasak kaldırıldı ve isteyen herkes Suudi Arabistan'ın her yerine girebilir ve isterse yatırım yapabilir.
Daha önce kadının yatak ile mutfak arasına sıkıştırılan ve tek başına sokağa bile çıkamayan Suudi kadınına, erkek kadar hareket özgürlüğü vermişti.
Kısacası Suudi ailesinin idare ettiği bir Arabistan değil; bilimin ve teknokratların yön verdiği bir Suudi Arabistan var artık karşımızda. Bizde tek adam sistemine evriliyoruz.
Sevgili okurlarım, değerli takipçilerim’
1400 yıldır savaş, kan ve gözyaşından başka bir şey üretemeyen siyasal İslam'ın bu değişime, Kuran’daki hoşgörü, kardeşlik ve barışa çok ihtiyacı vardı.
Türkiye laikti, Suriye Laikti. Suriye’nin defterini dürdüler, emperyalistlerin desteği ile kafa kesiciler iktidar oldu. Ama Suudi Arabistan’dan bir umut güneşi doğdu.
Bu uygulamaya ne denir: Tebrikler Muhammed Bin Salman. Eğer bunlar doğru ise!
Esen kalınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: