Vergi denetimlerinin dozu arttı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in bir televizyon programında, bütün OSB’lerin ve hallerin giriş çıkışları ile büyükşehirlerin giriş ve çıkışlarına maliyeci koyacaklarına yönelik açıklamalarına firmalardan sertlik dozu yüksek bir cevap geldi. 
OSB’lerde faaliyet gösteren firmalar, bölgelerin yüzde 90’ının ihracatçı olduğunu, kayıt dışılığın mümkün olmadığını, kayıt dışı ile samimi şekilde mücadele edilmek isteniyorsa fatura nedir bilmeyen işletmelere yönelinmesi gerektiğini vurguladılar.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in son dönemlerde sıklıkla gündeme getirdiği, vergi gelirlerinin artırılmasına yönelik önlemlerin ilk sırasında kayıt dışının azaltılması geliyor. Nitekim bu konuda binlerce maliye uzmanı sahada iki yönlü denetime başladılar. Bunlardan bir kısmı işletmelerin kasasına oturarak hasılat tespiti yaparken, bir kısmı da sokak sokak gezerek mükellef olmayanları tespit etme yönünde denetim yaptılar.
Bakan Şimşek konuyla ilgili son açıklamasında ise bu kez OSB’lerin giriş çıkışlarına vergi memuru koyarak denetimi genişleteceklerini belirtti. Şimşek’in bu açıklamalarına elbette OSB’lerde faaliyet gösteren firmalar tepki gösterdiler.
Vergi denetimine ve kayıt dışı ile mücadeleye kimse karşı çıkmaz, bu düşünceyi aklından bile geçirmez. Ancak adil bir vergi düzenlemesi ve denetlemesi olursa işte o zaman hem işletmelerin hem de yatırımcıların çalışma şevki kırılmamış olur. Anadolu ve özellikle Konya bir KOBİ cenneti ve OSB’lerde oluşturdukları çalışma alanlarıyla ülke ekonomisinde önemli bir yer tutmaya devam ediyorlar. Ancak, her işletmenin kapısına vergi memuru koyarak, polisiye tedbirlerle vergi gelirlerinin artırılamayacağını da iktidarın bilmesi gerekiyor.
Vergi denetimine karşı değiliz. Kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyi destekliyoruz. Vergi sistemi adil ve şeffaf olmalı. Girişimcinin çalışma şevkini kırmamalı. Böyle yapılmaya devam edilirse bu durumda hakkaniyet aramak yanlış olur.
 OSB’lerde faaliyet gösteren firmaların temsilcileri, organize sanayi bölgelerinin zaten kayıtlı işletmeleri bir araya getiren organize yapılar olduğunu hatırlattılar. OSB’lerdeki firmaların yüzde 90’ının ihracatçı olduğu, kayıtsız bir kuruş işlemin bile olmadığını duyar ve öyle biliriz. 
Kayıt dışı ile uğraşılacağını bildirdiler ama kayıt dışı ile mücadele kayıtlı işletmelerin kapısına memur koyarak yapılır mı? O da ayrı bir muamma…OSB’lerdeki firmaların isyanı kümesteki kazlara bu kadar yüklenilmesinin yanlış olduğu yönünde.
Türkiye’deki sanayi üretiminin önemli bölümünün OSB’lerde gerçekleştirildiğinin altını çizen firmalar “Kayıt dışı ile uğraşacağız dediler, tarifi bu mudur? Kayıt içindeki işletmelere daha ne kadar yüklenilecek? Yüklenmeleri gereken kayıt dışı ama bu kayıtlı işletmelere niye yapılıyor? Fatura dediğin zaman ‘fatura ne ki?’ diyenler var, onlara baksınlar” açıklamasını yapıyorlar.
Üstelik firmaların yetkilileri, tüm firmaların banka bilgileri ve defterlerinin kamu kurumlarına açık olduğuna vurgu yaparken, “OSB’lerdeki her kamyon durdurulursa ne olacak, biz vergi memurunun inisiyatifiyle mi uğraşacağız, üretim mi yapacağız?” diye serzenişte bulunuyorlar.
Son zamanlarda üretim kapasitesini azaltan firma sayısı da artmaya başladı ve biz durumdan ne çıkarmalıyız ona bakmalıyız. OSB’lerin ülke ekonomisinin büyük bir yükünü taşıdıklarından yola çıktığımızda da ekonominin durgunlaşmasının en önemli sebeplerinden birini de görmüş oluruz.